14 Kasım 2011 Pazartesi

Twiputer

   Twiputer, otomobilinizin orjinal parçalarına ve orjinalliğine kesinlikle zarar vermeden, aracınızın hız sensörü ve  yakıt enjeksiyon sistemine yapılan bağlantıları aracılığıyla elde ettiği verileri hesaplayıp yorumlayarak hız, devir ve lt/100km biriminden anlık ve ortalama yakıt tüketimi bilgilerini yüksek doğruluk oranıyla  sürücüye sunan sürüş destek cihazıdır.

Ayrıca ürünün kendisine ait  harici ısı sensörleriyle  iç/dış/motor sıcaklığı  ve ayrıca akü voltaj değeri  gibi önemli bilgileri de sürücüye aktarır.

Mehmet abinin bana gönderdiği numara 49 twiputer paketi ve ilk heyecan :)



Paket içeriği


Montaj Aşamaları
Zaman kaybetmeden hemen montaja başladım, montaj aşamaları çok basit aşağıda adım adım anlattım;

Kırmızı kabloyu ateşleme bobininde sarı kabloya bağlıyoruz

Ateşleme Bobini Bağlantısı

















Yeşil kablo ise enjektör soketindeki kablolardan motora en yakın olanına bağlanıyor,

Enjektör Soketi Bağlantısı

















Beyaz kablo km sensörü kablosuna bağlanacak
(Akünün yanında ki kablo demeti içinde yeşil üzerine gri çizgili kablo.) Burada dikkat edilmesi gereken nokta bu demetin içinde aynı kablodan 99 üstü twingolarda 2 tane 99 altındakilerde ise 4 tane var. Doğru kabloyu deneme yanılma yöntemiyle bulmak zorundasınız.

Siyah kablo Akü (-) kutup başına bağlanacak


Beyaz kablo, Kablo demeti içinde.Siyah kablo, Akü (-) kutubunda

















Dış Isı Sensörü
Bu sensörü istediğiniz herhangi bir noktaya sabitleyebilirsiniz ama motor sıcaklığını olabildigince az alacak bi nokta olmasına dikkat edin böylece en doğru ölçümleri yapabilirsiniz. Bu doğrultuda benim önerim sensörü sol çamurluğun içinde hiç birşeye temas etmeden sallandırmak.


Dış ısı sensörü çamurluğun içinde
















Motor Isısı Sensörü

Motor bloğunda uygun ve sağlam bir yer bulamadığım için radyatör suyunun motordan hemen çıktığı noktayı tercih ettim burası sert plastik bir madde ve ısıyı rahatça sensöre iletecegini düşünüyorum. Bu sensörü hem montajını kolaylaştırmak hemde dış etkenlerden uzak tutmak amacıyla, deodorant kapağından yaptığım bir parça yardımıyla üst tarafından tutturarak sabitledim.

Motor ısı sensörü
















İç Isı Sensörü


Bu sensör diğerlerine göre çok daha hassas ölçümler yapabiliyor bu yüzden temas ettiği yüzeyin ısısını hemen alıyor. En doğrusu dış ısı sensöründe olduğu gibi bu sensörü de havada hiç bir şeye temas etmeden sallandırmak, ben tavan döşemesi içinden geçirip küçük bir aralıktan sadece sensör kısmını havada asılı bıraktım.

İç ısı sensörü
















Kabloları Kabine Geçirme Aşaması

TwingoFanClub'daki twiputer kullanıcılarının en çok zorlandığı nokta bu kabloları arabanın içine alma konusuydu. Ben kaput içindeki diğer orjinal kabloların kabine geçtiği noktayı yeri çok dar olduğu için hiç zorlamadım. Onun yerine alternatif olarak twiputer kablosunu sol çamurluğun içinden geçirdim ve kapı menteşesinin içinden araç içinde sigortaların olduğu kısıma aldım en son olarak da oradan yukarıya ön göğse çıkarttım.



Kaputun içinde kablonun çamurluğa giriş yeri



Kablonun menteşeden çıkıp kabine geçiş yeri














Menü Ekranları

Twiputerin sahip olduğu her menünün A ve B rotaları olmak üzere iki farklı çeşidi var. A, kontak açıldıktan  tekrar kapatılana kadar olan ölçümlerin tutulduğu rota bilgileri ekranı, B rotası ise kullanıcının menüden rota resetlemesi yapmasına kadar olan ölçümlerin tutulduğu rota bilgileri ekranıdır. Bu bilgiler kontak kapatıldığında silinmez ve araç kullanıldıkça güncellenir.

Yüklediğim menü ekranı fotoğraflarında A yada B rotalarından yalnızca bir tanesini illustrayon için kullandım, ancak buraya eklediğim her menü fotoğrafının cihazda hem A hem de B olarak iki ekranı mevcut.

Bu menülerden istediğinizi cihazıın açılış ekranı olarak default ayarlayabilirsiniz.






                             


Ana menü
Hızlanma Testi Ekranı

Bu menüde sizin belirlediğiniz bir hız için(50,60,80,100,120 vs.) hızlanma testi yapabilirsiniz, test sonunda aracınızın ivmelenmesini gösteren çok şık bir grafik gösteriliyor. Kesinlikle twiputere renk katan bir özellik olmuş.





Cihaz Ölçümlerinin Doğruluk Oranları
Öncelikle şunu belirtmeliyimki bu cihaz piyasada olmayan tamamen Mehmet Acar'ın kendi el emeği ve beceresiyle yapılmış bir sürüş destek cihazıdır.

Twiputerden beklentileriniz ne olursa olsun bu cihazdan memnun kalacağınızı garanti ediyorum çünkü bu cihaz gibi ölçümleri kuvvetli ve gerçeğe yakın yapan dünyada bir başka muadil yok.



 Twiputer devir bilgisini enjektörlerden alıyor ve kesinlikle %100 doğru sonuçlar veriyor. Yakıt tüketim bilgisini ise saat başına litredeki yakıt akma oranıyla, saat başına km'deki araç hızını kıyaslayarak yakıt tüketimini kendi formülü ile hesaplıyor ve %10 bir yanılma payı ile gerçeğe çok yakın sonuçlar sunuyor. Yinede bu ölçümlerde en doğru sonuçları alabilmek için kalibrayon gereklidir bunu deponuzu fulleyerek yakıt tüketimini ölçüp twiputer kalibrasyon menüsünden değeleri girerek yapabilirsiniz.

Isı ölçümlerinin doğru olması için ısı sensörlerin yerini çok iyi tayin etmelisiniz. Özellikle iç ısı sensörü diğerlerine göre daha hassas olduğu için bana göre hiç bir şeye temas etmeden sadece havada asılı kalmalıdır. Bu sensörün yerini doğru seçerseniz tamamen doğru ölçüm yapıyor. Dış ve motor ısı sensörleri ise yine 3-4 derecelik yanılma payları ile doğruya en yakın değerleri yakalıyor ayrıca bu sensörler için menüden kalibrasyon seçeneği mevcut. Bu nedenle deneme yanılma yöntemiyle kalibrasyon yaparak dış ve motor ısı ölçümlerinizi de en doğru sonuçlara ulaştırabilirsiniz.

Akü voltaj değeri içinde kesin değerleri görmek için twiputer ekranınıza bakmanız yeterli :)

Sonuç olarak;
Twiputer ile artık;  tüketim, devir, ve sıcaklık bilgilerinizi en doğru şekilde görebilirsiniz bu özelliğiyle twingonun eksik yanlarını kapatan sağladığı verilerle gerçeğe en yakın değerleri aktaran tek cihaz. Bunun için Mehmet Acar'a ne kadar teşekkür etsek azdır.

Örnek Videolar;
TwingoFanclub'dan Hasan'ın çektiği grafikli anlık tüketimi gösteren kısa bir video.

Sokak Arası görüntüleri;





                       


                       


Twiputer ile ayrıntılı bilgi edinmek ve satın almak isterseniz;

http://www.twingofanclub.com/index.php?topic=8253.0





1 Kasım 2011 Salı

Kıvamı Tutmamış Bir Film: Anadolu Kartalları





Ben bir film eleştirmeni değilim, bir filmi eleştirmek de haddime değil, bu yazımın amacı benim penceremden izlediğim bir filmin bende bıraktığı izlenimleri kişisel blogumda paylaşmak isteğimdir.
Bu yazı kesinlikle bir film eleştirisi değildir.


Anadolu Kartalları

Seneler önce okuduğum bir haberde, Londra Üniversitesi'nden bir yönetmen Sue Clayton'ın son yıllarda çekilmiş ve iyi gişe yapmış filmleri inceleyerek farklı bileşenlerin film içindeki oranına göre bir formül çıkarttığı yazıyordu. Bu formüle göre iyi bir filmde olması gereken bileşenler ve oranları ; “Yüzde 30 aksiyon, yüzde 17 komedi, yüzde 13 kötüye karşı iyi, yüzde 12 seks/romantizm, yüzde 10 özel efekt, yüzde 10 entrika ve yüzde 8 müzik”   şeklinde sıralanıyordu.

Anadolu Kartalları filmini izlediğimde hemen aklıma okuduğum bu haber geldi. Çünkü ne anlatmak istediği net bir şekilde ortaya konamamış sağlam bir senaryoya dayandırılamamış bir film izliyordum, sanki bir formüle göre yapılmıştı ve bu formülde ne yazık ki oranlar ve kıvam tutmamıştı.


Yağ, Un, Şeker Ne duruyorsun?

Belki de salona girerken çok büyük beklenti içinde girmiştim sonuçta film, Türk Hava Kuvvetleri Komutanlığının 100'üncü kuruluş yıl dönümü nedeniyle çekilmişti. Sırf bu film için Amerikan Wolfair Aviation şirketinden özel jet kiralanmış Havada 2.5 saat HD çekim yapabilen bu jet daha önce "Iron Man" filminde kullanılmış ve 4 günlük bedeli 600 bin dolar. Film için harcanan toplam bütçe ise 6 milyon dolar. Filmle ilgili edindiğim bu ön bilgiler beni daha da çok heyecanlandırmıştı. Ama elde bu imkanlar varken ortaya çıkan şey çok daha etkileyici olmalıydı.

Filmde çok güzel görsel sahneler yok değil ama bu sahneler izleyiciye çok karmaşık bir şekilde aktarılıyor Anadolu Kartalı tatbikatında kimin dost kimin düşman uçağı oynadığını, uçak tiplerini bilmeyen bir izleyicinin anlaması imkansız. Kim kimi vuruyor ne oluyor belli değil. Bu tarz aksiyon sahneleri karışık yapısından dolayı etkileyici olmaktan uzaklaşmış.

Filmin en büyük eksikliği ise bana göre filmin amacı olması gerektiğine inandığım Türk Hava Kuvvetleri'nin 100. kuruluş yıl dönümü nedeniyle yapılmış olmasıyla da bağlantılı olarak milliyetçililik duygularının azda olsa öne çıkartılıp vurgulanamamasıydı. Askerleri konu alan bir filmde ortada bir düşman olmaması da bunu engelleyen en önemli faktör. Bu amaca hizmet eden sadece bir sahne aklımda kaldı o da Amerikalı pilotun bizim pilotların yeteneği karşısında hayretler içinde kalıp Kemal Binbaşı ile yaptığı sohbet.. Bu da kıvamı tutturmak için yeterli olmamış.

Nereye çekersen oraya,

Peki bu kadar eksikliğin içinde ne fazlaydı bu filmde? Bana göre kesinlikle olması gerekenin çok daha üstünde romantizm ve entrika doluydu. Evet filmlerde aşkı sevgiyi seviyoruz ama oranları yine tutturamamışlar. Sanki bir gençlik filmi edasında genç teğmenlerin yaşadıkları aşkları. Teğmen Ahmet'in kız arkadaşı Burcunun kaprisleri ve yanlış anlamalarını yoğun bir şekilde seyirciye dayatılmış. Özellikle Burcu'nun ilişkilerindeki bitmek tükenmek bilmeyen karamsar ve diretken tavrı bir süre sonra çok bıkkınlık vermeye başlıyor. Kemal Binbaşı da bu sahnelerde ilk başta öğüt veren bilge konumunda ortaya çıkıyor ama daha sonra film dizi vari değişken senaryosundan dolayı kontrolsüzce romantik drama yönelmeye başladığından Kemal Binbaşı için en doğrusu ortada hiç bir neden yokken başka bir ülkeye dış göreve gitmek olmuş.

Salondan çıkınca aklımda kalanlar, araya serpiştirilmiş herhangi bir amacı olmayan karman çorman görsel sahneler, seyirciye dayatılan romantizm ve entrika dolu ilişkiler ve son olarak Türk pilotların da en az Holywood filmlerindeki Amerikan pilotlar kadar karizmatik oldukları : )


Sonuçta;


Türk Hava Kuvvetlerinin 100. kuruluş yıl dönümü için çekilen bir filmin seyirciye vermek istediği mesaj neydi? Bu sorunun cevabını alamadan ayrıldım salondan. Bence yapımcılarda bu sorunun cevabından çok Sue Clayton'ın formülüyle ilgilenmişler gibi duruyor. Bunun üstüne kıvamda tutmayınca ortaya şöyle bir şey çıkmış. "%80 Romantizm-Entrika,  %10 Aksiyon, %5 Özek efekt, %5 Sanal kötülüğe karşı iyi (Tatbikattaki yapay düşman uçakları)"

Hoş  her şey yolunda gitseydi ve filmde olması gereken bileşenler yerli yerinde olsaydı bile, bir Holywood filmi klonu izlemiş olurdum gibi geliyor bana. Olsun ama en azından bir Türk filmi olarak, o da bir ilk olurdu ve buna tercih ederdim.  Sağlanan imkanlar ve teknik koşullar düşünüldüğünde Sinema tarihimizde ciddi yer edinebilecek bir yapım olma şansı varken sıradan bir film olmakla kalmış Anadolu Kartalları.